Bilirim.
Her yerden beklenen
Ama hiçbir yerden gelmeyenlerle dolup taşmıştır alem.
Denizler dalgalarıyla nice hasret taşımıştır belli belirsiz kıyılara.
Esen rüzgarlara kim bilir kaç isim fisıldanmıştır belki sevgiliye ulaştırır diye.
Kim bilir kaç mektup dönüp dolaşıp tekrar gelmiştir yazıldığı ellere.
Pencereler sessiz bir gece vakti yaşlı gözlere şahit olurken
Bin bir ümitle beklenmedik yol kalmış mıdır acep şu yalan dünyada.
Gurbet ekip hasret biçilmeyen tarlalar da var mıdır gönül coğrafyalarında.
Kaç turna, sahibine ulaştıramadığı bir selamın ağırlığı altında kanat çırpmaktan aciz kalmıştır.
Batan güneş kaç hayali de alıp öylece çekip gitmiştir.
Ah dünya!
Nasıl da omuzların düşmeden kaldırıyorsun bunca gurbeti
Oysa ezilmen gerekirdi bir bekleyenin ayakları altında
Boğulman gerekirdi gözyaşlarında.
Ne çok ayrılık ne çok hasret kokuyorsun sen
Kavuşmanın hasmı, gurbetin dostusun dünya.
Ah dünya!